Türkiye’deki Yatırım Yapılacak Sektörlere Yabancı Yatırımcı Gözüyle Bakış
Yerli ve yabancı yatırımcılara sağlanan teşvikler, vergi indirimleri, ücretsiz arazi tahsisleri ve diğer kolaylıklar son derecede cazip gelse de en temele inerek başlamak gereklidir. Bu başlangıç noktası şüphesiz, hangi sektör için yatırım yapılacağına dair karar vermekle olur.
Altyapı, bilişim ve teknoloji, lojistik, makine, otomotiv, enerji, emlak ve inşaat, iş hizmetleri, savunma sanayi, havacılık, finansal hizmetler, tekstil ve hazır giyim tarım ve gıda gibi sayısız sektörde sayısız teşvikler programları olsa dahi belli başlı sektörler öne çıkmıştır. Bu sektörleri yabancı yatırımcılar için açıklamak gerekirse:
İşte Türkiye’deki yatırım fırsatlarından bazıları:
1- İNŞAAT VE EMLAK
Türk ekonomisinin en temel yapı taşlarından olan inşaat ve emlak sektörü deyim yerindeyse batmayan bir güneştir. Nüfusun istihdam gereği ve genel kentsel dönüşüm projeleri sebebiyle emlak ve inşaat sektörleri uzun bir süre daha canlı kalacağı şüphesizdir. Bu sektörün en ön planda olmasının sebebi, yabancı yatırımcıların Türkiye’de herhangi bir gayrimenkul satın alınabilmesi için ikamet izni gerekmez oluşu ve 400 Bin dolarlık gayrimenkul satın alan yatırımcılara verilen Türk vatandaşlığıdır. Avrupa ve Asya kıtaları arasındaki köprü oluşu, ülkenin topraklarını paha biçilemez derecede önemli hale getirmiştir. Devletin yürüttüğü teşvik ve işbirliği politikaları ile her gün yeni bir temel atılıyor. Birçok uzman sektörün uzun süre boyunca yatırımcıları için eşsiz fırsatlar sunacağına dair ortak görüşe sahiptir. Hiçte yanıltıcı olmayan bu görüş, yabancı yatırımcılara sektörün ne kadar canlı olduğunu kanıtlar haldedir.
2- TEKSTİL VE HAZIR GİYİM
Özel sektörün günümüz Türkiye’sinde payı %98’in üstündedir. Tamamıyla liberal temellerle dayanan bu sektör küresel çapta ünlenmiş, büyük ihraç payına sahip olmuştur. Hammadde açısından yeterli doygunluğun oluşu bir yana, ucuz ve kaliteli iş gücü ile Avrupa – Asya’daki geniş tüketici kitleye ulaşılmış, sektörün kademeli halde büyüdüğü gözlenmiştir. Özellikle Avrupa Birliği ülkelerine yapılan ihracat miktarlarıyla dünya devi olan Çin’in payını büyük oranda azaltmıştır. Türkiye’deki ekonominin en baş sektörlerinden biri olmakla birlikte, yabancı yatırımcılar için büyük fırsatlar yaratmaktadır. Her ne kadar başta bunun nedeni ihracat olarak gözükse de, hiç ihracat yapılmasa dahi yapılan iç tüketim ile yeterli talep vardır. Böylelikle, yabancı yatırımcılar için her zaman fırsat olarak görülmüştür.
3- ENERJİ VE DOĞAL KAYNAKLAR
Türkiye, dünyanın yeni sanayileşen ülkesi olması sebebiyle enerji kaynakları daha önce hiç bu kadar önemli hale gelmemiştir. 2000 yıllarından sonra gerek elektrik dağıtım gerek üretim varlıkları önemli ölçüde özelleştirilmiştir. Devlet tarafından özelleştirilmeye giden bu sektör, kalite ve rekabeti arttırmış olsa da yeterli olmamıştır. Sektördeki büyük talep ve yabacı yatırımcıların tercihleri, ithalat bağımlılığını beraberinde getirmiştir. Devlet tarafından dışarıya olan bağımlılığı azaltmak için en güçlü teşvik ve projeler yerli ve yabancı yatırımcılara sunulmuştur. İnanılması güç olsa da, bu sektörde yoğun olarak KDV istisnaları tanınmış, vergi indirime gidilmiştir. Dünyadaki öncü enerji firmaları tarafından, ülke çapında büyük yatırımlar yapılmıştır. Türkiye her geçen gün artan talebi karşılamak için projelere özel teşvik programları çıkartmaktadır.
4- OTOMOTİV
İhracatın en başı olan sektör olmakla birlikte, imalat sanayinin vazgeçilmezidir. Başta montaj ve ithal ikamesi sağlasa da, son 20 yılda ihracatta rekabetçi tavır sergilemiştir. Özellikle günümüzde geniş üretim bantlarına sahip eksizsiz endüstridir. Sektörde uzun yıllar boyunca edindiği bilgiyi son birkaç yılda yerli kaynaklarla ürettiği elektrikli otomobil ile göstermiştir. Eşsiz bir üretim merkezi olan büyük fabrikalarda, AR- GE hizmeti ile artık tüm dünyaya hitap edebilmeye başlanılmıştır. Montajcılıktan dev markalaşma sürecine kadar gelinen bu dönemde daha da fazla ilerleme kaydedileceği kesindir. Ana otomobil sanayisi ile geniş alıcısı olan yan sanayii üretimi de artmıştır. Devlet bu sektörü daha da güçlendirmek için tüm imkanlarını seferberlik etmiş, yerli ve yabancı yatırımcılarına eşsiz fırsatlar sunmuştur.
5- MAKİNE
Makine imalatı dünyada her ekonominin büyümesine katkı sağlamış, bundan Türkiye’de fayda görmüştür. Tek bir sektör gibi gözükse de, büyük etkileşime sahip olan ender sektörlerdendir. Birçok alan için ara ürün sağlayıcısı olmuş, neredeyse tüm sektörlere girdi sağlamıştır. Başlıca tekstil, tarım, madencilik ve inşaat gibi alanlarda sanayinin gelişmesine büyük katkısı olmuştur. Bir diğer söylem ile yüksek katma değer oluşturma sebebiyle sektör her zaman ayakta kalacaktır. Türkiye’nin sektördeki ana amacı yurtdışına hitap etmektir. Yakın zamanda oluşturulan yurtdışı pazarları gelecek yakın zamanda ivme kazanacak, önemli pazar payını koruyarak arttıracaktır. Yüksek getiri ve tüm sektörlerle etkileşimde olması sebebiyle, ülke siyasi ve ekonomik politikaları makineleştirmeyi her alanda teşvik etmektedir. Nitekim, yabancı yatırımcıların gözdesi olan bu sektör, her zaman kesin fayda sağlamaktadır. Riski dağıtarak her farklı sektörde makineleşmenin mümkün olmasının verdiği garanti rahatlık her zaman değerli yatırım alanı olma özelliğini koruyacaktır.
Türkiye’de yatırım fırsatları oldukça çeşitlidir ve yabancı yatırımcıların risk toleranslarına ve yatırım hedeflerine uygun birçok seçenek vardır. Ancak herhangi bir yatırım kararı vermeden önce, yerel mevzuatlara ve yatırımın yapılacağı sektöre ilişkin özel koşullara dikkat edilmesi önemlidir.